Hayaller



Deneme, deneme; bu şey çalışıyor mu? Sanırım çalışıyor. Neyse, merhaba millet. Benim adım Gen-Beta-26386. Bu isim size garip geliyorsa, insanlık tekrar kendine geliyor demek. Şu an benim yaşadığım dünya bir distopya, ama bir insan veya örgüt tarafından yönetilmiyoruz. Keşke yönetilsek, en azından onları yenme umuduyla içimde bir azim olurdu. Eğer insanlığı yöneten bir güç yoksa, nasıl böyle bir hale geldik? Onu mu öğrenmek istiyorsunuz? Hemen anlatayım. Her şey insanların şirket kölesi olmasıyla başladı ve zamanla hayalleri yok oldu. Çoğu artık tüm insanlar sabah 8 akşam 9 işe gidip akşam eve gelip yatan kişiler oldular. Artık para bile yok. Tek hayali para olan insanlar bile hayalsiz kaldı. Şu an neden çalışıyorlar anlamış değilim. Dünyada tek bir şirket var ve adı "ŞİRKET". Çok yaratıcı, değil mi? Diğer mesleklerin hepsi oldu. Ofiste bilgisayar başında çalışıyorlar. Zamanla insan nüfusu da azaldı, çünkü insanların seks hayali bile yok. Dünyanın geri kalanında durum böyle mi, bilemiyorum. İnternet bile kalmadı. Uluslararası iletişim yok. Sadece ofiste yerel bir ağ sistemi var. Peki, ben nasıl mı böyle oldum? Açıkçası, ben de bilmiyorum. Her zaman garip bir çocuktum. Sanırım genetik bir sorun. Şu anki insanların durumuna bakacak olursak neyse, her zaman meraklıydım. Ama çevremdeki yetişkinler ruhsuz olduğu için ben de sisteme yavaş yavaş giriyordum. Ta ki evimizdeki o kapıyı görene kadar. Aileme sorduğumda "Boş ver, bakıp napacaksın?" demişlerdi. Ama insanlık tarihinde uzun süre sonra tekrar merak duygusu olan birisi olarak gidip açtım. Meğerse o kapı bodruma iniyormuş ve o bodrumda büyük büyük büyük dedemden kalma kitaplar vardı. Bu düzende hala okul var, ama şirkette nasıl çalışacağımızı anlatıyorlar. Ne tarih, bilim, felsefe veya başka bir şey öğreniyorduk? Dedemin çok geniş bir kütüphanesi varmış. Kitaplar çok tozlu, gerçi uzun zamandır buraya giren ilk insan olduğum gayet belli. Şu an bu videoyu çekmemi dedeme borçluyum. Kamerayı da bu kütüphanede buldum. En çok ilgimi çeken şeyler, "manga" adı verilen resimli kitaplar oldu. Bir zamanlar insanların bu kadar inanılmaz şeyler yaptığını görmek imkansız geliyor. Okula gitmeyip yıllarımı bu kütüphaneyi okuyarak geçirdim. Ailem ve okul beni umursamıyordu. Hiçbir şeyi umursamıyorlardı, gerçi. Ve bu geçirdiğim vakit sayesinde içimdeki garip hayal, macera, keşif duygusu tamamen uyandı. Şey, adımı Gen-Beta-26386 demiştim, değil mi? Onu şık tırnak içine alın. Ben Ryusui deyin. Dedemin kitaplar arasında okuduğum seriden bir isim. Bu kadar şey gördükten sonra insanlara anlatmaya çalıştım. Onların içindeki potansiyeli çıkarmaya çalıştım, ama boşunaydı. İnsanlık kendini öldürdü. Ben de umudumu kestim ve kendime yeni bir amaç buldum: Bu dünyayı keşfedeceğim. Diğer ülkelerin ve insanların durumu ne bilmiyorum, ama işte bu bana heyecan veriyor. Belki başka kütüphanelerde bulurum: bilim, kurgu, fantezi, sanat, müzik, doğa, evren. Bu dünyada keşfedilecek ve yapılacak sınırsız şey var. İnsanlar nasıl bu hale geldi, hala aklım almıyor. Sen bu kaydı izleyen benim evimi bulup dedemin kütüphanesine girmeyi düşünüyorsan, unutsan iyi edersin. Bu kaydı izliyorsan, diğer insanlardan farklısın demektir. Ve işini kolaylaştırmayacağım. Dedemin kütüphanesini dünyanın her yerine bırakacağım. Yola çık ve ara. Belki denk geliriz, belki şu an olmuşumdur. Ne kadar zaman geçtiğini bilmiyorum. Yıl ve gün sistemi de ortadan kalktı. Sadece saat sistemi var. Neyse, diğerlerinden farklısın ve şanslısın. Bu şansını iyi kullan. İyi eğlenceler.

-Atilla Burak Artıran

Yorumlar